NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ
حَنْبَلٍ
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
الرَّزَّاقِ
وَمُحَمَّدُ
بْنُ بَكْرٍ
قَالَا
حَدَّثَنَا
ابْنُ جُرَيْجٍ
أَخْبَرَنِي
أَبُو
الزُّبَيْرِ
أَنَّهُ
سَمِعَ
جَابِرَ بْنَ
عَبْدِ
اللَّهِ يَقُولُ
خَرَصَهَا
ابْنُ
رَوَاحَةَ
أَرْبَعِينَ
أَلْفَ
وَسْقٍ
وَزَعَمَ
أَنَّ الْيَهُودَ
لَمَّا
خَيَّرَهُمْ
ابْنُ
رَوَاحَةَ
أَخَذُوا
الثَّمَرَ
وَعَلَيْهِمْ
عِشْرُونَ
أَلْفَ
وَسْقٍ
Ebû Zübeyr (el-Mekkî),
Câbir b. Abdullah'ı şöyle derken işittiğim haber verdi:
İbn Revâha (Hayber'in
hurmasını) kırk bin vesk olarak tahmin etti.
(Câbir), İbn Revâha
kendilerini muhayyer bırakınca, yahudilerin meyveyi alıp, yirmi bin vesk
borçlandıklarını zannetti.
İzah:
Bu rivayet öncekilerden
farklı olarak, Hayber hurmalıklarından elde edilecek hurmanın Abdullah b.
Revâha tarafından tahmin edilen mikdarını da vermektedir; bu mikdar 40 bin
vesktir. Bir vesk 200 kg. olduğuna göre, Hayber hurmalarının mikdarı bugünkü
ölçülerle 8.000 tondur.
Câbir b. Abdullah,
Abdullah b. Revâha'nın yaptığı tahminden sonra, yahudilerin 20 bin vesk (4.000
ton) hurmayı müslümanlara vermeyi kabul edip meyveyi aldıklarım zannetmektedir.